Kentsel Dönüşüm Sözleşmesi ve Yarısı Bizden Kampanyası 2025 Güncel Bilgiler

Depreme dayanıklı, modern ve konforlu binalar… Kentsel dönüşüm hayalini kurduğumuz bu gelecek için büyük bir fırsat. Üstelik devletin sağladığı “Yarısı Bizden” kampanyası, bu süreci çok daha ulaşılabilir kılıyor. Ancak çoğu kişi için atlanan kritik bir gerçek var: Kentsel dönüşüm sözleşmesi eksik ya da hatalı düzenlenirse, hayal edilen dönüşüm ciddi mağduriyetlerle sonuçlanabilir. Bu yazıda, kentsel dönüşüm süreci içinde doğru sözleşmenin nasıl hazırlanması gerektiğini, Yarısı Bizden kampanyası kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiğini ve sık yapılan hataları tüm yönleriyle ele alacağız.
Picture of Eray Tüfek

Eray Tüfek

Paylaş

Görüşmenizi şimdi planlayın.

Ofisten kurtulun, bilgeliği kucaklayın: Uygun çevrimiçi danışma yoluyla sizin için kişiselleştirilmiş uzman yasal rehberlik alın.

kentsel dönüşüm süreci
İçindekiler

Kentsel Dönüşümde “Yarısı Bizden” Kampanyasının Önemi

Deprem riski yüksek bölgelerde, özellikle İstanbul’da kentsel dönüşüm büyük bir zorunluluk haline gelmiştir. Bu ihtiyacı karşılamak amacıyla 2025 yılında devreye alınan Yarısı Bizden kampanyası, vatandaşların riskli yapılardan güvenli konutlara geçiş sürecinde maddi destek sağlamaktadır.

Hak sahiplerine yönelik sağlanan hibe, kredi ve tahliye desteği ile hem bireysel hem toplumsal güvenlik hedeflenmektedir. Kentsel dönüşüm sürecinin hızlı ve sorunsuz ilerlemesi için doğru hukuki adımların atılması, özellikle kentsel dönüşüm sözleşmesi hazırlığı aşamasında titizlik gösterilmesi büyük önem taşımaktadır.

Neden Kentsel Dönüşüm Sözleşmesi Bu Kadar Kritik?

Kentsel dönüşüm sözleşmesi, hak sahipleri ile yüklenici firma arasında kurulacak ilişkiyi belirleyen temel belgedir. Bu sözleşme yalnızca yeni yapılacak binanın teknik şartlarını değil, hakların, sorumlulukların ve sürecin nasıl işleyeceğini de düzenler.

Yanlış ya da eksik düzenlenmiş sözleşmeler, ilerleyen dönemlerde ciddi hak kayıplarına veya uzun süren dava süreçlerine neden olabilmektedir. Özellikle Yarısı Bizden kampanyası gibi devlet desteklerinden faydalanılan projelerde, sözleşmenin her ayrıntısının dikkatle hazırlanması şarttır.

kentsel dönüşüm inşaatı

Kentsel Dönüşüm Sözleşmesi Hazırlarken Nelere Dikkat Edilmeli?

Kentsel dönüşüm sözleşmesi hazırlanırken tarafların kimlik bilgileri, proje kapsamı, bağımsız bölümlerin paylaşımı gibi tüm detaylar açık ve eksiksiz şekilde belirtilmelidir. Sözleşmede inşaat süreci, teslim tarihi, ödeme planı ve varsa cezai şartlar da net biçimde yer almalıdır.

Ayrıca Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sağlanan hibe ve kredilerin nasıl kullanılacağı, bu desteklerin projeye nasıl yansıtılacağı ve hak sahiplerine sağlayacağı avantajlar da sözleşmede açıkça tanımlanmalıdır. Tüm bu maddelerin şeffaf ve detaylı şekilde düzenlenmesi, olası hukuki uyuşmazlıkların önüne geçilmesini sağlar.

Yarısı Bizden Kampanyasında Hangi Destekler Sunuluyor?

Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sunulan devlet desteği; her konut için belirli bir tutarda hibe, düşük faizli kredi ve taşınma yardımı gibi kalemleri içermektedir. Bu destekler, dönüşüm sürecine katılan hak sahipleri için ciddi bir finansal avantaj sunar.

Ancak bu avantajlardan tam anlamıyla yararlanabilmek için başvuru sürecinin doğru yönetilmesi kadar, kentsel dönüşüm sözleşmesi içinde bu desteklerin kullanımına dair hükümler de yer almalıdır.

Aksi takdirde hem desteklerin kaybedilme riski doğar hem de süreç hukuki açıdan zayıf temellere oturur.

Kentsel Dönüşüm Sözleşmesinde Devlet Destekleri Nasıl Yer Almalı?

Kentsel dönüşüm sözleşmesi içerisinde, Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sağlanacak hibe ve kredilerin hangi aşamada ve ne şekilde kullanılacağı açıkça belirtilmelidir.

Hak sahiplerinin mali sorumluluklarını önceden bilmesi ve buna göre hareket edebilmesi için bu düzenlemenin net olması gerekmektedir.

Devlet desteği alınsa dahi, yüklenici firmaya karşı hak sahiplerinin korunması adına teminatların kentsel dönüşüm sözleşmesine eklenmesi önemlidir. Bu nedenle, sözleşmenin profesyonel bir kentsel dönüşüm avukatının desteği ile hazırlanması, ileride doğabilecek riskleri en aza indirir.

Hak Sahiplerinin ve Yüklenicinin Sözleşmese ile İlgili Sorumlulukları

Kentsel dönüşüm sürecinde, hak sahipleri binanın tahliyesi, yıkımı ve proje onayı gibi adımlarda aktif rol üstlenir.

Yüklenici firma ise, kentsel dönüşüm sözleşmesinde belirtilen inşaatı zamanında ve teknik şartlara uygun şekilde tamamlamakla yükümlüdür.

Bu karşılıklı sorumluluklar kentsel dönüşüm sözleşmesi içerisinde açık ve kesin biçimde tanımlanmadığında, süreç içinde maddi kayıplar ve ciddi gecikmeler yaşanabilir.

Her iki tarafın yükümlülüklerinin net olarak düzenlenmesi, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından zorunludur.

Kentsel Dönüşümde Uyuşmazlıkların Önlenmesi

Kentsel dönüşüm sürecinde en sık karşılaşılan sorunlardan biri, taraflar arasında yaşanan uyuşmazlıklardır. Ancak bu risk, baştan itibaren detaylı ve hukuken geçerli bir kentsel dönüşüm sözleşmesi ile büyük ölçüde önlenebilir.

Tarafların yükümlülüklerini açıkça ortaya koyan, özellikle inşaat süresi, bağımsız bölümlerin teslim tarihi ve yapılacak işlerin teknik şartlarını net biçimde belirten bir kentsel dönüşüm sözleşmesi, sürecin güvenli ilerlemesini sağlar.

Yine de ilerleyen aşamalarda anlaşmazlık çıkma ihtimali tamamen ortadan kalkmaz. Bu nedenle sözleşmeye, çıkabilecek ihtilaflarda hangi çözüm yolunun tercih edileceği (mahkeme mi yoksa tahkim mi) gibi usul hükümlerinin de eklenmesi gerekir.

Böylece anlaşmazlık yaşanması durumunda, taraflar arasında zaman ve maliyet kaybı en aza indirilmiş olur ve çözüm süreci daha öngörülebilir bir çerçevede yönetilebilir.

Kentsel Dönüşüm Başvuru Süreci ve Yarısı Bizden Uygulaması

Kentsel dönüşüm süreci, riskli yapı tespitiyle başlar ve malikler bu tespit doğrultusunda dönüşüm kararı alarak devletin sağladığı desteklerden faydalanma imkânı elde eder.

Bu kapsamda 2025 yılında başlatılan Yarısı Bizden kampanyası, hak sahiplerine hem maddi hem de idari kolaylık sağlayarak sürecin hızlandırılmasına katkıda bulunmaktadır.

Kampanyaya başvurmak isteyenlerin gerekli belgeleri eksiksiz ve süresi içinde sunması gerekmektedir; aksi halde destek hakkı kaybedilebilir.

Başvurunun kabul edilmesiyle birlikte kritik bir aşama olan kentsel dönüşüm sözleşmesi süreci başlar.

Bu noktada hem sağlanacak desteklerin doğru şekilde projeye aktarılması hem de hak sahiplerinin yüklenici firmaya karşı hukuki olarak korunması için sözleşmenin eksiksiz, açık ve hukuki anlamda bağlayıcı şekilde hazırlanması büyük önem taşır.

Bu nedenle, sürecin başından itibaren uzman bir kentsel dönüşüm avukatı eşliğinde ilerlenmesi, dönüşümün hem hukuken hem de pratikte sorunsuz şekilde tamamlanmasını sağlar.

Kentsel Dönüşüm Sözleşmesi ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular

1. Yarısı Bizden Kampanyasından Kimler Yararlanabilir?

İstanbul’da riskli yapı raporu alınmış malikler ya da bağımsız bölüm sahipleri, Yarısı Bizden kampanyasından faydalanabilir.

Bu destekten yararlanabilmek için yapının gerçekten riskli olduğunun resmî belgelerle tescillenmiş olması gerekmektedir. Başvuru için, maliklerin çoğunluk kararı almış olması zorunludur.

Başvuru işlemleri e-Devlet üzerinden ya da doğrudan ilgili kurumlara müracaat edilerek yapılabilir. 2025 yılı itibarıyla tüm başvuru süreçleri elektronik ortamda da yürütülebilmektedir.

2. Kentsel Dönüşüm Sözleşmesi Olmadan Süreç Başlatılabilir mi?

Hayır, kentsel dönüşüm sözleşmesi yapılmadan inşa sürecine başlanması mümkün değildir.

Sözleşme, hak sahipleri ile yüklenici arasında kurulan ilişkinin hukuki teminatıdır. Özellikle devlet desteği alınacak projelerde sözleşme yalnızca tavsiye değil, yasal bir zorunluluktur.

Ayrıca kentsel dönüşüm sözleşmesinin noter tasdikli olması, taraflar arasında güveni artırır ve belgeye resmî geçerlilik kazandırır. Sözleşmesiz başlanan dönüşüm süreçleri, ilerleyen aşamalarda ciddi hukuki uyuşmazlıklara yol açabilir.

3. Tahliye Desteği Nasıl Alınır?

Riskli yapıların tahliyesi sırasında, hem hak sahiplerine hem de kiracılara nakdi yardım sağlanmaktadır.

Bu destek, kentsel dönüşüm başvurusu sırasında talep edilerek sürece dâhil edilir ve belirli bir ödeme planı çerçevesinde ödenir.

2025 yılı itibarıyla tahliye desteği miktarı artırılmış, ödeme doğrudan kişisel banka hesaplarına yapılmaya başlanmıştır.

Taşınma sürecinde oluşan mali yükü hafifletmek amacıyla sunulan bu destek, hak sahiplerinin sürece daha güvenli şekilde dâhil olmasını sağlar.

4. Yarısı Bizden Kapsamında Alınan Kredi Nasıl Geri Ödenir?

Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sağlanan kredi, yapı ruhsatının alınmasından itibaren iki yıl sonra geri ödenmeye başlanır.

Bu kredi sabit faizlidir ve uygulanan faiz oranı, piyasa koşullarına göre oldukça avantajlıdır. Geri ödeme süresi 10 yıla kadar uzayabilmektedir.

İlk iki yıl geri ödeme yapılmaması, hak sahiplerine ciddi bir finansal rahatlık sunar ve dönüşüm sürecine katılımı kolaylaştırır.

Kredi ödemeleri kamu bankaları aracılığıyla gerçekleştirilmekte olup sürecin her aşaması devlet denetimindedir.

5. Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi Nedir?

Kat karşılığı inşaat sözleşmesi, arsa sahiplerinin arsalarını müteahhide devretmesi ve karşılığında yeni yapılacak binadan belirli bağımsız bölümler alması esasına dayanır.

Bu yöntem, özellikle kentsel dönüşüm sözleşmesi kapsamında sıkça tercih edilir ve uygulamada geniş yer bulur.

Sözleşmede, bağımsız bölümlerin paylaşımı, inşaatın teslim süresi ve yapı kalitesi gibi unsurlar net biçimde belirlenir.

Bu sayede hem arsa sahibi hem de yüklenici, hak ve yükümlülüklerini açık şekilde bilerek yasal güvence altında hareket eder. Her iki taraf için de süreci hukuki olarak güvence altına alan temel belgedir.

6. Riskli Yapı Tespiti Yapılmadan Kentsel Dönüşüme Başvurulabilir mi?

Hayır, riskli yapı tespiti yapılmadan kentsel dönüşüm başvurusu yapılamaz.

Dönüşüm sürecinin resmen başlayabilmesi için binanın can güvenliği açısından tehdit oluşturduğunun, yetkili bir kurum tarafından belgelenmiş olması gerekmektedir.

Riskli yapı tespiti, lisanslı kuruluşlar aracılığıyla gerçekleştirilir ve başvuru sırasında tapu, kimlik fotokopisi ve dilekçe gibi belgeler istenir.

Bu tespit tamamlandıktan sonra hem kentsel dönüşüm sözleşmesi süreci başlatılabilir hem de Yarısı Bizden kampanyasına başvuruda bulunulabilir.

7. Yüklenici Seçimi Hangi Kriterlere Göre Yapılmalıdır?

Yüklenici seçimi, kentsel dönüşüm projelerinin başarısı açısından kritik öneme sahiptir. Daha önce benzer projelerde görev almış, güçlü referanslara sahip ve mali açıdan güvenilir firmalar tercih edilmelidir.

Firmanın sözleşmeye bağlı kalabilecek, projeyi teknik şartlara uygun ve zamanında teslim edebilecek yeterliliğe sahip olması gerekir.

Ayrıca teknik yeterlilik belgelerinin varlığı da mutlaka sorgulanmalıdır. Güvenilir bir yüklenici ile yapılan iş birliği, kentsel dönüşüm sözleşmesi sürecini güvenli ve sorunsuz bir şekilde yürütmenin temelidir.

8. Kentsel Dönüşümde Maliklerin Ortak Karar Alması Zorunlu mu?

Evet, maliklerin çoğunluk kararı olmadan kentsel dönüşüm süreci başlatılamaz.

Yasal düzenlemelere göre, maliklerin en az üçte iki çoğunlukla karar alması yeterlidir. Ancak dönüşüm kararı alındıktan sonra, her malikle bireysel sözleşme imzalanması gerekir.

Azınlıkta kalan maliklerin hakları yasa ile güvence altındadır. Bu kişiler, projeye katılmak istemezlerse belirlenen şartlar dâhilinde paylarını satma hakkına sahiptir.

Bu süreçte tüm maliklerin yükümlülüklerinin açıkça tanımlandığı bir kentsel dönüşüm sözleşmesi, olası anlaşmazlıkların önüne geçmek açısından büyük önem taşır.

9. Kentsel Dönüşüm Sözleşmesinde Noter Onayı Şart mı?

Noter onayı yasal olarak zorunlu olmasa da kentsel dönüşüm projelerinde oldukça önemli bir güvence aracıdır.

Noter tasdiki, kentsel dönüşüm sözleşmesinin resmiyetini güçlendirir ve ileride doğabilecek uyuşmazlıklarda ispat kolaylığı sağlar.

Özellikle çok sayıda malikin yer aldığı projelerde noter onayı, taraflar arasında güven tesis eder.

Sözleşmenin noter onaylı olması, hukuki riskleri azaltır ve tarafların yükümlülüklerini daha net biçimde yerine getirmesini sağlar.

Bu nedenle noter onayı, sürecin güvenli ilerlemesi adına tavsiye edilmektedir.

10. Yarısı Bizden Desteği ile TOKİ veya Emlak Konut Projelerine Katılım Mümkün mü?

Evet, alan bazlı kentsel dönüşüm projelerinde TOKİ ve Emlak Konut gibi kamu kurumları da uygulayıcı olarak görev alabilir.

Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sağlanan hibe ve kredi destekleri, bu projelerde de kullanılabilmektedir.

Hak sahipleri, devlet desteklerinden faydalanarak daha düşük maliyetlerle konut sahibi olma imkânına kavuşur.

Özellikle büyük sitelerde ve toplu dönüşüm alanlarında TOKİ veya Emlak Konut iş birliğinde yürütülen projeler sıkça tercih edilmektedir.

Bu tür projelere başvururken, dönüşüm alanı kapsamında yer aldığınızı belirtmeniz yeterlidir.

11. Kentsel Dönüşümde Bina Zamanında Boşaltılmazsa Ne Olur?

Riskli yapı şerhi konulduktan sonra, maliklere binayı tahliye etmeleri için belirli bir süre tanınır.

Bu sürenin sonunda bina boşaltılmazsa, ilgili idari makamlar tarafından zorla tahliye işlemi başlatılır.

Zorla tahliye, hem süreçte gecikmelere neden olur hem de hak sahiplerinin devlet desteklerinden yararlanma hakkını kaybetmesine yol açabilir.

Kentsel dönüşüm sürecinin kesintisiz ilerlemesi ve desteklerin kaybedilmemesi için, maliklerin yükümlülüklerini zamanında yerine getirmesi büyük önem taşır.

12. Kentsel Dönüşüm Sözleşmesinde Yer Almayan İşler İçin Yüklenici Ek Ücret Talep Edebilir mi?

Hayır, kentsel dönüşüm sözleşmesinde açıkça yer almayan işler için yüklenici ek ücret talep edemez.

Taraflar arasındaki iş tanımı, sözleşmede net şekilde belirlenmelidir. Eğer ek bir iş yapılacaksa, bunun için tarafların ayrıca yazılı bir mutabakata varması gerekir.

Aksi takdirde hak sahiplerinin doğrudan ödeme yükümlülüğü bulunmaz. Bu tür anlaşmazlıkların önüne geçmek için sözleşmenin kapsamlı ve detaylı hazırlanması şarttır.

Her ihtimalin hukuki zemine oturtulması, ileride doğabilecek hak kayıplarını önler.

13. Kentsel Dönüşüm Projelerinde Proje Onayı Süreci Nasıl İlerler?

Kentsel dönüşüm projelerinde inşa sürecine geçilebilmesi için öncelikle proje onayının alınması gerekir.

Bu süreçte, lisanslı mimar veya mühendisler tarafından hazırlanan uygulama projeleri ilgili belediyeye sunulur.

Belediyenin imar müdürlüğü tarafından yapılan inceleme sonucu, projenin imar mevzuatına uygun bulunması hâlinde onay verilir.

Onay sürecinin tamamlanmasının ardından yapı ruhsatı alınır ve bu aşamadan sonra fiili inşaata başlanabilir.

Proje onayı tamamlanmadan herhangi bir yapım faaliyetinin başlatılması mümkün değildir.

14. Yarısı Bizden Desteği Birden Fazla Bağımsız Bölüm İçin Alınabilir mi?

Evet, hak sahipleri birden fazla bağımsız bölüme sahip olmaları hâlinde, her biri için ayrı ayrı Yarısı Bizden desteğine başvuruda bulunabilirler.

Ancak her bağımsız bölüm, destek kriterleri kapsamında ayrı ayrı değerlendirilir. Konutlar ve iş yerleri için belirlenen destek limitleri farklılık gösterebilir.

Aynı kişiye ait birden fazla taşınmaz varsa, bu taşınmazların her biri için bireysel başvuru hakkı bulunur.

Başvuru sürecinde her bağımsız bölümün tapu kaydı açık şekilde beyan edilmelidir.

15. Tahliye Desteği Sadece Malikler İçin mi Geçerli?

Hayır, tahliye desteği yalnızca malikleri değil, aynı zamanda resmî kiracıları da kapsamaktadır.

Ancak kiracıların bu destekten faydalanabilmesi için kira sözleşmelerinin resmî olarak belgeyle ibraz edilmesi gerekir.

Tahliye desteği, taşınma ve geçici konaklama gibi giderlerin karşılanmasına yönelik olarak sağlanmaktadır.

Maliklere ve kiracılara sağlanan destekler ayrı kategorilerde değerlendirilir. Bu nedenle başvuru sürecinde hak sahipliği durumuna göre doğru sınıflandırma yapılmalı ve gerekli belgeler eksiksiz sunulmalıdır.

16. Kentsel Dönüşümde İnşaat Gecikirse Ne Yapılmalıdır?

Kentsel dönüşüm sürecinde inşaatın gecikmesi hâlinde başvurulacak yol, öncelikle kentsel dönüşüm sözleşmesi ile belirlenmiş olmalıdır.

Kentsel dönüşüm sözleşmesinde gecikme durumunda uygulanacak cezai şartlar net şekilde düzenlenmişse, yükleniciye yazılı ihtarname gönderilerek makul bir ek süre tanınabilir.

Eğer gecikme devam ederse, hak sahipleri dava veya tahkim yoluna başvurabilir. Bu noktada kentsel dönüşüm sözleşmesinde yer alan cezai şartlar devreye sokularak yaşanan maddi kayıpların tazmini talep edilebilir.

Bu nedenle sözleşme hazırlanırken gecikme ihtimallerine karşı özel maddeler içermesi büyük önem taşır.

17. Yüklenici Değişikliği Yapmak Mümkün mü?

Evet, kentsel dönüşüm sürecinde yüklenici ile imzalanan sözleşme feshedilerek başka bir yüklenici ile yeni bir sözleşme yapılabilir.

Ancak bu işlem, tarafların mutabakatı çerçevesinde ve yasal prosedürlere uygun olarak yürütülmelidir. Eski yükleniciye karşı hak kaybı yaşanmaması için özellikle dikkatli olunmalıdır.

Bu nedenle, sözleşmenin fesih şartlarının önceden belirlenmiş olması büyük avantaj sağlar.

Yüklenici değişikliği gibi kritik adımlarda uzman bir kentsel dönüşüm avukatından hukuki destek alınması, ileride doğabilecek uyuşmazlıkların önüne geçilmesini sağlar.

18. Yarısı Bizden Kampanyasına Başvururken Nelere Dikkat Edilmeli?

Yarısı Bizden kampanyasına başvuru yapmadan önce, taşınmaza ait tapu kayıtlarının güncel olması ve riskli yapı tespitinin resmî olarak tamamlanmış bulunması gerekir.

Başvuru belgeleri eksiksiz ve doğru şekilde hazırlanmalıdır. Ayrıca başvuru süresi içinde işlemlerin tamamlanmaması durumunda destek hakkı kaybedilebilir.

Bu nedenle hak sahiplerinin başvuru sürecini dikkatle takip etmesi, belgeleri doğru beyan etmesi ve gerekirse danışmanlık alması sürecin sorunsuz ilerlemesi açısından önem taşır.

19. Kentsel Dönüşümde Ortak Alanlar Nasıl Paylaşılır?

Yeni projede oluşturulan ortak alanlar, tüm malikler arasında ortak mülkiyet esasına göre paylaşılır.

Ortak kullanım alanlarının yönetimi ve kullanımı, apartman yönetim planı çerçevesinde düzenlenir. Bu yönetim planı, projenin tamamlanmasının ardından tapuya tescil edilerek resmiyet kazanır.

Ortak alan kullanımıyla ilgili çıkabilecek anlaşmazlıklar, site yönetimi tarafından çözüme kavuşturulur.

Bu süreçte tüm maliklerin eşit şekilde bilgilendirilmesi ve karar süreçlerine dâhil edilmesi, şeffaf bir yönetim anlayışı açısından büyük önem taşır.

20. Kentsel Dönüşüm Sürecinde Devlet Destekleri İptal Edilebilir mi?

Evet, hak sahiplerinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi veya yanlış beyanda bulunması durumunda Yarısı Bizden kampanyası kapsamında sağlanan devlet destekleri iptal edilebilir.

Ayrıca proje onay süreçlerinde herhangi bir usulsüzlük tespit edilirse, verilen desteklerin geri alınması da mümkündür.

Bu nedenle hem başvuru sürecinde hem de kentsel dönüşüm sözleşmesi hazırlanırken şeffaf, doğru ve eksiksiz bilgi verilmesi şarttır.

Aksi hâlde desteklerin iptali, hak sahipleri açısından maddi yükümlülüklere ve hak kaybına yol açabilir. Her aşamada dikkatli ve belgeli ilerlemek, bu risklerin önüne geçilmesini sağlar.

Görüşmenizi şimdi planlayın.

Ofisten kurtulun, bilgeliği kucaklayın: Uygun çevrimiçi danışma yoluyla sizin için kişiselleştirilmiş uzman yasal rehberlik alın.