Ticaret Hukuku

Hizmetlerimiz | ONLINE CONSULTATION | İstanbul Lawyer Office

Ticaret Hukuku

 

Ticaret hukuku, yalnızca yasa metinlerinin uygulanmasından ibaret olmayan, aynı zamanda iş dünyasının dinamiklerini ve ticari ilişkilerin pratik yönlerini doğru okuyabilmeyi gerektiren bir hukuk dalıdır. Uzunpınar & Tüfek Uluslararası Hukuk Bürosu olarak, hem ulusal hem de uluslararası ticari uyuşmazlıklarda geniş tecrübeye sahip ticaret hukuku avukatları ile hizmet vermekteyiz. Yıllara dayanan saha deneyimimiz sayesinde, mevzuatı yalnızca teorik düzeyde değil, somut ticari olaylar üzerinden yorumlayabiliyor; müvekkillerimize pratik, sonuç odaklı ve uygulanabilir çözümler sunabiliyoruz.

 

Gerçek hayatta karşılaşılan yüzlerce ticari dava ve sözleşme uyuşmazlığı üzerinden edindiğimiz deneyimler, bize yalnızca hukuki bilgi değil, aynı zamanda stratejik bir bakış açısı kazandırmıştır. İstanbul ticaret hukuku avukatı ekibimiz, şirketlerin günlük ticari işlemlerinden doğan sorunlarda, dava süreçlerinde ve dava öncesi danışmanlıklarda etkin çözümler üretmektedir.

 

Zamanın ticari hayatta ne kadar kıymetli olduğunun bilincindeyiz. Bu nedenle ticaret hukuku kapsamında gelen her başvuruyu en kısa sürede analiz eder, gereksiz prosedürlerden kaçınarak süreci hızla sonuçlandırırız. Alacak takibi, sözleşme ihlali, haksız rekabet, ticari sırların korunması veya şirket ortaklık uyuşmazlıkları gibi durumlarda, önceliğimiz müvekkilimizin menfaatini korumak ve olası zararı en aza indirmektir. Süreci hızla ilerletebilmek için gerekli belgeleri, stratejileri ve aksiyon planlarını özenle hazırlar; tüm dava ve danışmanlık dosyalarını titizlikle takip ederiz.

 

Ticaret hukuku yalnızca bilgi değil, strateji gerektiren bir alandır. Her ticari uyuşmazlık kendine özgüdür ve standart bir çözüm modeliyle ilerlemek çoğu zaman yeterli olmaz. Bu nedenle her dosyada öncelikle ticari ilişkinin yapısını, tarafların geçmişini, pazar koşullarını ve olası etkilerini analiz ederiz. Bu analiz sonucunda oluşturduğumuz özgün strateji, hem kısa vadede sonuç almayı hem de müvekkilimizin uzun vadeli ticari itibarını korumayı hedefler.

 

Ayrıca ticaret hukukunda müvekkil iletişimi büyük önem taşır. Her adımı şeffaf biçimde paylaşır, yapılabilecekleri ve riskleri açık şekilde ifade ederiz. Karar süreçlerinde müvekkilin pozisyonunu güçlendirecek verileri sunar, alternatif çözüm yollarını değerlendiririz. Bu yaklaşım, hem yerli hem de yabancı müvekkillerimizin ticari faaliyetlerinde güvene dayalı uzun soluklu bir iş birliği kurmamızı sağlamaktadır.

 

Uzunpınar & Tüfek Uluslararası Hukuk Bürosu olarak, İstanbul merkezli ticaret hukuku avukatlarımız aracılığıyla, her ölçekte işletmeye ticari danışmanlık, sözleşme hazırlanması, tahkim süreçleri, ticari dava takibi ve uluslararası ticaret sözleşmeleri konusunda hukuki destek sunuyoruz. Hedefimiz, yalnızca davaları kazanmak değil; müvekkillerimizin ticari hayatlarını sürdürülebilir, güvenli ve hukuken sağlam bir zemine oturtmaktır.

 

Ticaret Hukuku alanında verdiğimiz servislerimiz;


1. Ticari Sözleşmelerin Hazırlanması ve İncelenmesi (Satış, distribütörlük, franchise vb. sözleşmeler)

2. Ticari Sözleşme İhlalleri ve Uyuşmazlıkları (Sözleşme feshi, tazminat talepleri)

3. Alacak Tahsili ve İcra Takipleri (Ödenmeyen fatura ve senetler için hukuki işlemler)

4. Haksız Rekabet ve Ticari Sır İhlalleri (Haksız rekabet davaları, marka/patent ihlalleri)

5. İflas ve Konkordato Danışmanlığı (Şirket iflas başvuruları, konkordato süreci yönetimi)

6. Kıymetli Evrak (Çek, Senet) Uyuşmazlıkları (Karşılıksız çek işlemleri, senet protestosu ve davaları)

7. Distribütörlük, Bayilik ve Franchise Sözleşmeleri (Acentelik ilişkileri ve bu sözleşmelerden doğan ihtilaflar)

8. Uluslararası Ticari Sözleşmeler ve Uyuşmazlıklar (Yurtdışı alım-satım sözleşmeleri, tahkim ve dava süreçleri)

9. Ticaret Sicili İşlemleri ve Tescil (Şirket unvanı tescili, ticari değişikliklerin sicile bildirilmesi)

10. İşletme Devri ve Satış Sözleşmeleri (Ticari işletme devri, hisse ve varlık satış sözleşmeleri)

11. Bu işlemlerle sınırlı kalmamak üzere Ticaret Hukuku alanında yapılması gereken tüm iş ve işlemler.

 

SIKÇA SORULAN SORULAR 

1. Ticaret hukuku nedir ve kapsamı nelerdir?
Ticaret hukuku, ticari işletmelerin faaliyetlerini düzenleyen özel hukuk dalıdır. Türk Ticaret Kanunu kapsamında düzenlenen bu alan, tacirlerin hak ve yükümlülüklerini, ticari işlemleri, şirket kuruluşlarını, sözleşmeleri, iflas ve konkordato süreçlerini kapsar. Ticaret hukuku aynı zamanda çek, senet gibi kıymetli evrakları, haksız rekabeti, ticari davaları ve ticari işletme devri gibi konuları da içine alır. Hem yerel hem de uluslararası ticaret ilişkilerini kapsayan bu hukuk dalı, ticaretin güvenli ve düzenli şekilde işlemesini sağlamayı amaçlar.

 

2. Ticaret hukuku hangi uyuşmazlıklara bakar?
Ticaret hukuku; ticari sözleşme ihlalleri, alacak tahsili, haksız rekabet, şirket ortaklık ihtilafları, iflas, konkordato, ticari unvan ve marka uyuşmazlıkları gibi birçok farklı alanda ortaya çıkan hukuki sorunlara çözüm sunar. Aynı zamanda ticari mal satışları, taşıma sözleşmeleri, acente ve distribütörlük ilişkileri gibi iş dünyasının içinde sıkça karşılaşılan konular da ticaret hukukunun kapsamına girer. Bu tür uyuşmazlıklar genellikle ticaret mahkemelerinde görülür ve çözümü uzmanlık gerektirir.

 

3. Ticaret hukuku avukatı ne iş yapar?
Ticaret hukuku avukatı, işletmelerin ticari faaliyetlerinde karşılaştığı hukuki sorunlara çözüm üretir. Sözleşme hazırlanması ve yorumlanmasından ticari dava takibine, şirket birleşmelerinden iflas sürecinin yönetimine kadar birçok alanda hizmet sunar. Aynı zamanda ticari alacakların tahsili, haksız rekabetin önlenmesi ve ticari sırların korunması gibi kritik konularda da danışmanlık sağlar. Ticaret avukatı, şirketin faaliyet alanına göre stratejik hukuki destek sunarak olası riskleri önceden öngörür ve işletmenin yasal güvenliğini sağlar.

 

4. Şirket sözleşmeleri ticaret hukukuna girer mi?
Evet, şirket sözleşmeleri ticaret hukukunun temel konuları arasındadır. Anonim ve limited şirketler başta olmak üzere, tüm ticari şirketlerin kuruluş sözleşmeleri, esas sözleşmeleri, hisse devri protokolleri, ortaklık anlaşmaları gibi belgeler ticaret hukuku çerçevesinde değerlendirilir. Bu sözleşmelerin hukuka uygun hazırlanması, şirketin ileride yaşayabileceği hukuki risklerin önlenmesi açısından büyük önem taşır. Ayrıca iş ortaklığı, distribütörlük, bayilik gibi ticari ilişkilerde yapılan sözleşmeler de yine ticaret hukuku kapsamında incelenir.

 

5. Ticaret mahkemelerinde hangi davalar görülür?
Ticaret mahkemeleri, ticari nitelik taşıyan uyuşmazlıkların çözümünde yetkilidir. Bunlar arasında şirket ortaklık ihtilafları, alacak davaları, ticari sözleşme ihlalleri, iflas ve konkordato davaları, haksız rekabet davaları, kıymetli evrak (çek, senet) uyuşmazlıkları yer alır. Ayrıca ticari unvan, marka, patent ve ticari sırlarla ilgili davalar da ticaret mahkemelerinde görülür. Ticaret mahkemelerinde görülen davaların uzmanlık gerektirmesi nedeniyle, bu alanda tecrübeli bir avukatla çalışmak oldukça önemlidir.

 

6. Haksız rekabet davası nasıl açılır?
Haksız rekabet davası, Türk Ticaret Kanunu'na göre açılır ve amacı, dürüst rekabet ilkelerine aykırı davranışların önüne geçmektir. Davacı, rakip firmanın veya kişinin haksız rekabet niteliğindeki eylemlerini belgelemeli ve bu eylemlerden zarar gördüğünü ya da zarar görme ihtimalinin bulunduğunu ortaya koymalıdır. Mahkemeden haksız rekabetin durdurulması, tazminat, düzeltme ilanı ve zararın giderilmesi gibi taleplerde bulunulabilir. Genellikle Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan bu davalarda, profesyonel hukuki destek alınması sürecin başarısını doğrudan etkiler.

 

7. Alacak tahsili için ticaret hukukuna başvurulur mu?
Evet, ticaret hukukunda alacak tahsili önemli bir yer tutar. Ticari ilişkilerde doğan borçların zamanında ödenmemesi durumunda, ihtarname gönderilerek alacak tahsil süreci başlatılabilir. Devamında icra takibi, dava açma ve ihtiyati haciz gibi yollarla alacağın tahsili sağlanır. Ticaret hukuku, bu sürecin yasalara uygun ve hızlı bir şekilde yürütülmesini sağlar. Özellikle ticari senetler, fatura ve sözleşmelere dayanan alacaklarda profesyonel destekle hareket edilmesi, tahsilatın başarıyla sonuçlanmasını sağlar.

 

8. Ticaret hukukunda çek ve senet işlemleri nasıl yürür?
Çek ve senet gibi kıymetli evraklar, ticari hayatın temel taşlarından biridir ve ticaret hukukunun önemli bir konusudur. Bu evrakların düzenlenmesi, ciro edilmesi, tahsil edilmesi ve ödenmemesi durumunda yapılacak işlemler, Türk Ticaret Kanunu’nda detaylı biçimde düzenlenmiştir. Karşılıksız çek düzenlenmesi halinde ceza ve tazminat davaları gündeme gelebilir. Senetlerde ise vade sonunda ödeme yapılmazsa icra takibi ve kambiyo senetlerine özgü takip yolları uygulanabilir. Bu işlemlerde hukuki hata yapılmaması için uzman desteği gereklidir.

 

9. Distribütörlük ve franchise sözleşmeleri nasıl hazırlanır?
Distribütörlük ve franchise sözleşmeleri, şirketler arasında yapılan uzun vadeli iş birliklerinin hukuki temelini oluşturur. Bu sözleşmeler; tarafların hak ve yükümlülükleri, ödeme şartları, rekabet yasakları, sözleşmenin süresi ve fesih koşulları gibi birçok önemli unsuru içermelidir. Özellikle marka kullanımı, lisans hakları ve satış bölgeleri gibi detaylar net ve açık şekilde düzenlenmelidir. Ticaret hukuku çerçevesinde hazırlanan bu sözleşmeler, olası anlaşmazlıkları önceden öngörerek taraflar arasında güvenli bir iş ilişkisi kurulmasını sağlar.

 

10. Ticari dava ne kadar sürer?
Ticari davaların süresi, uyuşmazlığın niteliğine, dosyanın kapsamına ve mahkemelerin iş yüküne göre değişir. Ortalama olarak bir ticaret davası ilk derece mahkemesinde 1 ila 2 yıl arasında sonuçlanabilir. Ancak bu süre, bilirkişi raporu, delil toplama süreci ve istinaf/temyiz aşamalarıyla birlikte uzayabilir. Dava süresini kısaltmak için belgelerin eksiksiz hazırlanması, önleyici hukuki danışmanlık alınması ve uzlaşma yollarının değerlendirilmesi oldukça etkilidir.

 

11. İflas davası nasıl açılır ve süreç nasıl işler?
İflas davası, borçlarını ödeyemeyen bir tacir ya da şirket hakkında alacaklıların başvurusu üzerine açılabileceği gibi, borçlunun kendisi tarafından da açılabilir. Süreç, ticaret mahkemesine yapılan iflas talebiyle başlar. Mahkeme, borçlunun mali durumunu inceler, gerekiyorsa bilirkişi raporu ister ve duruşmalar sonunda borçlunun gerçekten iflas edip etmediğine karar verir. İflas kararı verilirse, iflas masası kurulur ve borçlunun malvarlığı tasfiye edilir. Süreç karmaşık ve titizlik gerektirir, bu nedenle hukuki destek alınması büyük önem taşır.

 

12. Konkordato başvurusu hangi şartlarda yapılır?
Konkordato, borçlarını ödeyemeyecek duruma gelen ancak iflas etmek istemeyen şirketlerin, mahkeme gözetiminde alacaklılarıyla yapılandırma yaparak borçlarını ödemesini sağlayan hukuki bir süreçtir. Başvuru için borçlunun mali durumunu gösterir belgeler, alacaklı listesi, ödeme planı ve faaliyet raporu hazırlanarak Asliye Ticaret Mahkemesi'ne sunulur. Mahkeme öncelikle geçici mühlet verir ve konkordato komiseri atar. Süreç sonunda alacaklıların çoğunluğu teklifi kabul ederse konkordato tasdiki gerçekleşir.

 

13. Limited ve anonim şirket kuruluşları ticaret hukukuna girer mi?
Evet, limited ve anonim şirketlerin kuruluşu doğrudan ticaret hukukunun konusudur. Şirket ana sözleşmesinin hazırlanması, kuruluş işlemlerinin Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tescili, sermaye taahhüdü, ortakların yükümlülükleri gibi tüm işlemler Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde yürütülür. Kuruluş aşamasındaki hukuki hatalar ileride ciddi mali ve hukuki riskler doğurabileceği için şirket kuruluşunda ticaret hukuku alanında uzman bir avukattan destek alınması önerilir.

 

14. Ticari dava açma süresi (zamanaşımı) ne kadardır?
Ticaret hukukunda dava açma süresi, davanın türüne göre değişir. Genel olarak ticari alacaklar için zamanaşımı süresi 5 yıldır. Ancak taşıma sözleşmelerinde 1 yıl, poliçe ve senet gibi kıymetli evraklarda ise özel zamanaşımı süreleri geçerlidir. Haksız rekabet davalarında ise fiilin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl ve her hâlükârda 3 yıl içinde dava açılması gerekir. Bu nedenle her durum özelinde hukuki sürelerin dikkatle değerlendirilmesi gerekir.

 

15. Ticaret hukuku kapsamında arabuluculuk zorunlu mu?
Evet, 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren ticari davalarda arabuluculuk dava şartı haline gelmiştir. Bu kapsamda, taraflar ticari alacak, sözleşme, tazminat gibi bir uyuşmazlık yaşadığında doğrudan dava açamaz; önce arabuluculuğa başvurmak zorundadır. Ancak konkordato, iflas ve benzeri bazı davalar bu kapsamın dışındadır. Arabuluculuk aşamasında anlaşma sağlanamazsa, bu durum tutanakla belgelenir ve dava açma hakkı doğar.

 

16. Ticari sır ihlali nedir, nasıl korunur?
Ticari sır, bir şirketin faaliyetleriyle ilgili gizli ve stratejik bilgileridir. Üretim yöntemleri, müşteri portföyü, mali tablolar, fiyatlandırma politikaları gibi bilgiler bu kapsamdadır. Ticari sırların izinsiz olarak paylaşılması, kullanılması ya da üçüncü kişilere aktarılması ihlal sayılır. Bu tür durumlarda maddi ve manevi tazminat davaları açılabilir. Ayrıca ticari sözleşmelere gizlilik (NDA) maddeleri eklenerek, sırların hukuken korunması mümkündür.

 

17. Ticaret hukukunda sözleşme nasıl hazırlanmalı?
Ticaret hukukuna uygun sözleşmeler, tarafların yükümlülüklerini açıkça belirleyen, ileride doğabilecek ihtilafları önceden öngören ve taraflar arasında dengeyi koruyan metinler olmalıdır. Satış, hizmet, distribütörlük, iş ortaklığı gibi birçok alanda ticari sözleşme düzenlenebilir. Sözleşmede tarih, taraf bilgileri, sözleşme konusu, ödeme ve teslim şartları, cezai şartlar, fesih koşulları, yetkili mahkeme gibi unsurlar mutlaka yer almalıdır. Sözleşme hazırlanırken alanında uzman bir avukattan destek alınması tavsiye edilir.

 

18. Ticari uyuşmazlıklarda dava mı, arabuluculuk mu tercih edilmeli?
Arabuluculuk, hızlı ve masrafsız bir çözüm yolu sunduğu için ticari uyuşmazlıklarda sıklıkla tercih edilir. Özellikle taraflar arasında ticari ilişki devam edecekse, dava yerine arabuluculukla çözüm daha uygundur. Ancak bazı durumlarda hukuki hakların güçlü şekilde korunabilmesi için dava açmak gerekebilir. Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, dava yoluna başvurmak mümkündür. Her uyuşmazlık kendi içinde değerlendirilerek stratejik bir yol belirlenmelidir.

 

19. Yabancı sermayeli şirketlerin ticaret hukuku danışmanlığı nasıl sağlanır?
Yabancı sermayeli şirketler Türkiye’de şirket kurmak, yatırım yapmak ya da ticari ilişkiler geliştirmek istediklerinde, Türk Ticaret Kanunu ve uluslararası sözleşmelere göre hareket etmek zorundadır. Bu nedenle bu şirketlere özel hukuki danışmanlık gereklidir. Şirket kuruluşu, vergi ve çalışma izinleri, yerel mevzuata uyum, sözleşme hazırlama ve ticari uyuşmazlık yönetimi konularında destek verilir. Uluslararası deneyime sahip hukuk büroları bu süreci hem Türkçe hem İngilizce yürütebilir.

 

20. Ticaret hukuku ile borçlar hukuku arasındaki fark nedir?
Borçlar hukuku, kişiler arasındaki borç ilişkilerini genel çerçevede düzenlerken; ticaret hukuku, tacirler ve ticari işletmeler arasındaki özel borç ilişkilerini düzenler. Ticaret hukukunda, ticari örf ve âdet, haksız rekabet, kıymetli evrak, şirketler hukuku gibi özel düzenlemeler bulunur. Ayrıca ticaret hukukuna tabi olan taraflar arasında daha sıkı sorumluluk ve dikkat yükümlülüğü vardır. Özetle ticaret hukuku, borçlar hukukunun ticari alanda uygulanan özel şeklidir.

 

21. Şirket birleşmeleri ve devralmaları nasıl gerçekleşir?
Şirket birleşmeleri, iki ya da daha fazla şirketin tek bir tüzel kişilik altında birleşmesiyle gerçekleşir. Devralma ise bir şirketin başka bir şirketin hisselerini ya da varlıklarını satın almasıdır. Bu süreçlerde şirket değerlemeleri yapılır, pay devir sözleşmeleri hazırlanır ve Ticaret Sicili’ne tescil işlemleri gerçekleştirilir. Rekabet hukuku, vergi hukuku ve şirketler hukuku alanlarının kesiştiği bu süreçlerde, doğru hukuki yapılandırma ile hem yasal uyum sağlanır hem de ticari riskler azaltılır.

 

22. Ticaret hukukunda ihtiyati tedbir nasıl alınır?
Ticari davalarda ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce veya dava sırasında, hakkın kaybını veya zararın oluşmasını önlemek amacıyla mahkemeden talep edilen geçici koruma önlemidir. Örneğin, alacak davası açmadan önce borçlunun mal kaçırmasını önlemek amacıyla ihtiyati haciz talep edilebilir. Mahkeme, tedbirin gerekliliğine kanaat getirirse bu kararı verir. Tedbirin uygulanması için genellikle teminat gösterilmesi gerekir.

 

23. Kıymetli evrak davası nasıl açılır?
Kıymetli evrak davaları, senet, çek veya poliçeye dayanan borç ilişkilerinden doğar. Bu belgelerin tahsil edilmemesi, iptali, zayi olması veya sahtecilik gibi durumlarda ticaret mahkemelerinde dava açılabilir. Davacı, kıymetli evrakın aslını ya da örneğini sunmalı ve hakkını kanıtlamalıdır. Davalar genellikle kambiyo senetlerine özgü takip yolları ile birlikte yürütülür. Bu alandaki teknik detaylar sebebiyle uzman avukat desteği önemlidir.

 

24. Online satış yapan şirketler için ticaret hukuku danışmanlığı gerekli midir?
Evet, e-ticaret yapan şirketler için ticaret hukuku danışmanlığı oldukça önemlidir. Çünkü online ticarette tüketici sözleşmeleri, mesafeli satış kuralları, iade ve cayma hakkı, gizlilik politikası, ticari unvan ve marka kullanımı gibi birçok hukuki yükümlülük bulunur. Bu yükümlülüklerin ihlali, idari para cezaları ve müşteri şikayetleriyle sonuçlanabilir. E-ticaret yapan firmaların ticaret hukukuna uygun hareket etmesi, yasal güvenliği sağlar ve marka itibarını korur.

 

25. E-ticaret firmaları ticaret hukukuna tabi midir?
Evet, e-ticaret firmaları da Türk Ticaret Kanunu’na tabidir. Bu firmalar da diğer tacirler gibi ticari defter tutmak, fatura düzenlemek, vergi yükümlülüklerini yerine getirmek ve ticaret siciline kayıt olmak zorundadır. Ayrıca internet üzerinden yapılan satışlarda, Mesafeli Satışlar Yönetmeliği gibi özel düzenlemelere de uymak zorundadırlar. E-ticaretin dijital ortamda yapılması, geleneksel ticaretten farklı değildir; sadece bazı ek düzenlemelere tabidir.

 

26. Ticaret unvanı ve marka hakkı arasında fark var mı?
Evet, ticaret unvanı ve marka birbirinden farklı hukuki kavramlardır. Ticaret unvanı, bir işletmenin Ticaret Sicili’ne kayıtlı resmi adıdır ve şirketi tanımlar. Marka ise, bir ürün veya hizmetin ayırt edilmesini sağlayan işarettir. Ticaret unvanı yalnızca tescil edilen coğrafi alanda koruma sağlarken, marka tescil edildiği sınıflar ve alanlarda kullanılır. Her iki hak da farklı yasal korumalara tabidir ve ayrı ayrı tescil edilmelidir.

 

27. Ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki fark nedir?
Ticaret mahkemeleri, ticari nitelik taşıyan uyuşmazlıklara bakmakla görevlidir. Bu davalar; şirket uyuşmazlıkları, ticari sözleşmeler, iflas ve konkordato, haksız rekabet, çek-senet davaları gibi konuları kapsar. Asliye hukuk mahkemeleri ise ticari olmayan, daha genel özel hukuk davalarına bakar. Bir davanın ticari olup olmadığının belirlenmesi, davanın hangi mahkemede açılacağını da doğrudan etkiler.

 

28. İstanbul’da ticaret avukatı ne iş yapar?
İstanbul’da faaliyet gösteren ticaret avukatları, ticari işletmelerin her türlü hukuki ihtiyacına yanıt verir. Sözleşme hazırlanması, şirket kuruluşları, ticari alacak tahsili, haksız rekabet davaları, marka koruma işlemleri, iflas ve konkordato süreçleri gibi alanlarda hukuki destek sağlarlar. Aynı zamanda ticaret mahkemelerinde görülen davaların takibini yapar, şirketlerin ticari hayatını güvence altına alırlar.

 

29. İstanbul'da ticaret avukatı ücreti ne kadardır?
Ticaret avukatı ücreti, işin niteliğine, sürecin karmaşıklığına ve dosyanın kapsamına göre değişiklik gösterir. 2025 yılı için İstanbul Barosu’nun tavsiye ettiği ücret tarifesi dikkate alınmakla birlikte, her avukatın serbest çalışma hakkı vardır. Örneğin bir ticari alacak davası ile iflas süreci farklı ücretlendirilir. Net ücret bilgisi, avukat ile yapılacak görüşme ve hizmet sözleşmesi sonrasında belirlenir.

 

30. Ticari dava masrafları ne kadardır?
Ticari davalarda ödenecek masraflar; dava harcı, gider avansı, bilirkişi ve keşif ücretleri gibi kalemlerden oluşur. Davanın değerine göre alınan başvuru harcı ve dosya masrafları 2025 yılı itibarıyla genellikle birkaç bin TL’yi bulabilir. Dava sürecinde mahkeme tarafından belirlenen bilirkişi ücreti ve delil toplama giderleri de ayrıca tahsil edilir. Masraf kalemleri sürecin uzunluğuna göre değişebilir.

 

31. Ticaret avukatından danışmanlık almak için dava olması şart mı?
Hayır. Ticaret avukatından danışmanlık almak için bir davanın olması gerekmez. Şirketler ya da bireyler, sözleşme hazırlanması, risk analizi, mevzuat değişikliklerine uyum gibi konularda da ticaret avukatlarından danışmanlık hizmeti alabilir. Dava öncesinde alınan danışmanlık, ileride çıkabilecek uyuşmazlıkların önlenmesini sağlar.

 

32. Ticaret hukukunda danışmanlık ücreti nasıl belirlenir?
Danışmanlık ücreti, genellikle saatlik ya da hizmet bazlı olarak belirlenir. Sözleşme incelemesi, görüşme, rapor hazırlama gibi hizmetlerin kapsamına göre fiyatlandırma yapılır. Bazı ticaret avukatları ise aylık sabit danışmanlık paketi sunar. Ücretler İstanbul Barosu’nun tavsiye tarifesi altında olamaz; ancak üzerinde anlaşma serbestliği vardır.

 

33. Aylık hukuki danışmanlık hizmeti nasıl işler?
Aylık danışmanlık hizmeti, işletmelerin sürekli hukuki ihtiyaçlarına cevap vermek üzere sunulan bir hizmettir. Bu kapsamda sözleşme inceleme, hukuki risk analizi, çalışan ilişkileri, icra işlemleri ve benzeri konular hakkında ay boyunca sınırsız ya da belirli süreli hukuki destek verilir. Müşteri ile önceden belirlenen sabit bir ücret üzerinden sözleşme yapılır.

 

34. İstanbul’da şirketler için ticaret hukuku danışmanlığı gerekli mi?
Evet, İstanbul gibi ticari hacmi yüksek bir şehirde faaliyet gösteren şirketler için ticaret hukuku danışmanlığı oldukça önemlidir. Ticari sözleşmelerin hazırlanması, alacak risklerinin yönetilmesi, rekabet kurallarına uyum gibi konular profesyonel destek gerektirir. Ayrıca hukuki destek alan firmalar, dava sürecine gerek kalmadan birçok sorunu önleyebilir.

 

35. Anonim şirketlerde zorunlu avukat bulundurma yükümlülüğü var mı?
Evet. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 35. maddesine göre, sermayesi 250.000 TL ve üzeri olan anonim şirketler, sözleşmeli bir avukatla çalışmak zorundadır. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen şirketlere Cumhuriyet Savcılığı tarafından idari para cezası uygulanabilir. Bu zorunluluk yalnızca dava vekilliği için değil, genel hukuki danışmanlık amacıyla da geçerlidir.

 

36. Ticari şirketlerin avukat bulundurma yükümlülüğü nedir?
Ticari şirketlerin avukat bulundurma yükümlülüğü, belirli bir sermaye tutarının üzerindeki anonim şirketleri kapsar. Limited şirketlerde ise böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. Ancak, ticari işlem hacmi yüksek olan şirketlerin düzenli bir hukuk danışmanlığı hizmeti alması tavsiye edilir.

 

37. İstanbul’da alacak tahsili süreci nasıl işler?
İstanbul’da alacak tahsili süreci genellikle ihtarname gönderilmesiyle başlar. Borç ödenmediği takdirde icra takibi başlatılır. Ticari alacaklara ilişkin belgeler (fatura, çek, senet, sözleşme vb.) delil olarak kullanılır. Borçlunun malvarlığına haciz konularak tahsilat sağlanabilir. Sürecin hızlı ilerlemesi için hukuki destek önemlidir.

 

38. Sözleşme ihlali durumunda ticari dava ne zaman açılır?
Ticari sözleşmelerdeki ihlaller genellikle ihtarname ile düzeltilmeye çalışılır. İhlalin devam etmesi durumunda, delillerin toplanmasının ardından dava açılabilir. Dava açmadan önce arabuluculuk şartı varsa, süreç buna uygun şekilde başlatılmalıdır. Zamanaşımı süreleri dikkate alınmalıdır; örneğin genel olarak bu tür davalarda 5 yıl zamanaşımı süresi uygulanır.

 

39. İstanbul’da ticaret mahkemesine başvuru nasıl yapılır?
Ticaret mahkemesine dava açmak için yetkili mahkeme belirlenir ve dava dilekçesi ile başvuru yapılır. İstanbul'da yerleşim yerinize veya davalıya bağlı olarak Anadolu ya da İstanbul Ticaret Mahkemesi yetkilidir. Dilekçeye dava konusu belgeler, ücret dekontları ve varsa arabuluculuk tutanağı eklenmelidir.

 

40. Şirket içi ortaklık anlaşmazlıkları nasıl çözülür?
Ortaklık uyuşmazlıkları genellikle ana sözleşmeye, pay oranlarına ve genel kurul kararlarına dayanılarak çözülür. Arabuluculuk ve sulh yolları öncelikli olsa da dava açılarak hisse devri, şirketten çıkarma, tasfiye gibi talepler ileri sürülebilir. Bu süreçte ticaret hukuku uzmanı avukatlardan destek alınması süreci hızlandırır ve yönetilebilir hale getirir.

 

41. Ortaklıktan çıkarma davası nasıl açılır?
Ortaklıktan çıkarma davası, şirket ana sözleşmesindeki hükümlere göre ya da haklı nedenlerin varlığına dayanarak açılabilir. Uyuşmazlık anonim veya limited şirketlerde farklı şekillerde yürütülür. Davacı, çıkarılacak ortağın şirkete zarar verdiğini, yükümlülüklerini ihlal ettiğini ya da güven ilişkisini sarstığını ispatlamakla yükümlüdür.

 

42. Sözleşme hazırlarken nelere dikkat edilmeli?
Sözleşme hazırlarken tarafların kimlik bilgileri, yükümlülükleri, ödeme ve teslim şartları, cezai şartlar, uyuşmazlık çözüm yolları, yetkili mahkeme gibi konulara mutlaka yer verilmelidir. Sözleşmenin taraflar arasında dengenin korunacağı şekilde düzenlenmesi gerekir. Hazır metinler yerine, duruma özel profesyonel sözleşme hazırlanması önerilir.

 

43. İstanbul’da anonim şirket kuruluşunda avukat desteği gerekli midir?
Zorunlu olmasa da anonim şirket kuruluşunda avukat desteği almak ciddi avantajlar sağlar. Ana sözleşmenin hazırlanması, unvan seçimi, tescil işlemleri ve kuruluş sonrası yapılması gereken hukuki bildirimler profesyonel destekle eksiksiz yürütülebilir. Hukuki hataların önüne geçilerek şirketin sağlıklı şekilde faaliyete başlaması sağlanır.

 

44. Ticaret davalarında bilirkişi raporu ne zaman alınır?
Bilirkişi raporu, teknik veya ticari hesaplama gerektiren davalarda mahkeme kararıyla istenir. Özellikle ticari alacak hesaplamaları, bilanço değerlendirmeleri, şirket değerlemeleri gibi konularda bilirkişiden rapor talep edilir. Taraflar bilirkişi raporuna itiraz edebilir; bu durumda ek rapor ya da yeni bilirkişi tayin edilebilir.

 

45. İstanbul’da şirket devri süreci nasıl işler?
Şirket devri, hisse devri veya işletme devri şeklinde olabilir. Devralan ve devreden taraflar arasında sözleşme yapılır, noter ve ticaret sicili işlemleri tamamlanır. Hisse devri durumunda ortaklar kurulu kararı, pay defteri kaydı ve noter tasdikli sözleşmeler gerekir. Hukuki sürecin doğru yürütülmesi için avukat desteği alınmalıdır.

 

46. Rekabet yasağı nedir ve nasıl uygulanır?
Rekabet yasağı, bir kişinin işten ayrıldıktan sonra belirli bir süre boyunca benzer faaliyetlerde bulunmamasını öngören hukuki sınırlamadır. Ticari sözleşmelere eklenerek uygulanır. Süre, bölge ve faaliyet konusu makul sınırlar içinde belirlenmelidir. Aksi takdirde geçersiz sayılabilir. İhlal durumunda tazminat talep edilebilir.

 

47. Tescil edilmeyen marka kullanımında hangi hukuki riskler doğar?
Tescil edilmeyen markaların korunması sınırlıdır. Bir başka kişi markayı tescil ettirirse, asıl kullanım hakkına sahip olan kişi bile marka üzerinde hak iddia edemez. Ayrıca haksız rekabet davası açma hakkı da zayıflar. Markanın yasal güvence altına alınabilmesi için Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescil işlemi yaptırılmalıdır.

 

48. Ticaret hukukunda dava açmadan ihtarname gönderilmeli mi?
Evet, ticaret hukukunda dava açmadan önce ihtarname göndermek hem yasal hem de pratik açıdan önemlidir. Bu adım, borçluya son bir ödeme ya da yükümlülüğünü yerine getirme fırsatı verir. Aynı zamanda dava aşamasında ihtarnamenin sunulması, haklılığınızı güçlendirir. İhtarname noter aracılığıyla veya avukat vasıtasıyla düzenlenmeli, içeriği dikkatle hazırlanmalıdır.

 

49. İstanbul’da ticari sözleşme ihtilafları en çok hangi alanlarda görülür?
İstanbul'da en sık karşılaşılan ticari sözleşme ihtilafları; mal teslimi, ödeme gecikmesi, taahhüt ihlali, gizlilik ihlali ve cezai şartların uygulanması gibi konularda yaşanır. Özellikle inşaat, teknoloji, tekstil ve lojistik sektörlerinde sözleşme ihtilaflarına sık rastlanır. Bu nedenle sözleşmelerin açık, detaylı ve hukuka uygun hazırlanması büyük önem taşır.

 

50. Anonim şirketlerde genel kurul kararlarına karşı dava açılabilir mi?
Evet, anonim şirket ortakları, genel kurulda alınan kararlara karşı iptal davası açabilir. Bu dava, kararın alındığı tarihten itibaren 3 ay içinde açılmalıdır. Ancak davacı ortağın, genel kurula katılması ve karara muhalefet şerhi koyması gibi bazı şartları yerine getirmiş olması gerekir. Haksız kararlar mahkeme kararıyla iptal edilebilir.

 

51. Ticari defterlerin usulüne uygun tutulmaması ne gibi sonuçlar doğurur?
Ticari defterlerin usule uygun tutulmaması hem vergi incelemelerinde hem de dava süreçlerinde aleyhe sonuç doğurabilir. Örneğin, bir dava sürecinde defterler delil olarak sunulamaz veya eksik kayıtlar varsa, karşı tarafın iddiaları daha güçlü hale gelir. Ayrıca bu durum davaların kaybedilmesine, ceza davalarına, idari para cezasına ve ticari itibar kaybına neden olabilir.

 

52. Ticaret şirketlerinde iç denetim ve hukuki risk yönetimi nasıl yapılır?
Ticaret şirketlerinde iç denetim, sözleşmelerin düzenli incelenmesi, çalışan uyumluluğu, mevzuata uygunluk ve ticari işlemlerin denetlenmesiyle sağlanır. Hukuki risklerin yönetimi için, sürekli danışmanlık hizmeti alınmalı, her işlem hukuki çerçevede gözden geçirilmelidir. Aylık veya dönemsel hukuk denetimleri sayesinde riskler önceden tespit edilip bertaraf edilebilir.

 

53. İstanbul’da faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketlerin hukuki yükümlülükleri nelerdir?
İstanbul'da faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketler, yerli şirketler gibi vergi, SGK, çalışma izni ve ticaret sicili kayıt yükümlülüklerine tabidir. Ayrıca faaliyet konularına göre özel izinler, yabancı sermaye bildirimi ve Türkiye'deki temsilcilik yetkileri gibi ilave yükümlülükler olabilir. Bu şirketlerin Türk hukukuna uyum sağlaması için sürekli danışmanlık alması önerilir.

 

54. Limited şirkette hisse devri nasıl yapılır?
Limited şirkette hisse devri için ortaklar kurulu kararı alınması, hisse devir sözleşmesi yapılması ve noterde onaylanması gerekir. Ayrıca değişiklik ticaret siciline tescil edilmelidir. Hisse devrinin geçerli sayılabilmesi için şirket ana sözleşmesindeki şartlara ve Türk Ticaret Kanunu’na uygun hareket edilmelidir. Hukuki eksiklikler ileride geçersizlik riskine yol açabilir.

 

55. İstanbul’da tahkim ve ticari arabuluculuk arasındaki fark nedir?
Tahkim, tarafların anlaşarak dava yerine hakem heyetine başvurduğu bağlayıcı bir çözüm yoludur. Arabuluculuk ise tarafların bir uzlaştırıcı eşliğinde gönüllü uzlaşmaya çalıştığı süreçtir. Tahkim kararı mahkeme hükmü niteliği taşır; arabuluculukta ise yalnızca anlaşma sağlanırsa bağlayıcı olur. İstanbul’da her iki yöntem de ticari uyuşmazlıkların çözümünde aktif şekilde kullanılmaktadır.

 

56. Ticaret avukatı ile sözleşmeli çalışmak ne gibi avantajlar sağlar?
Ticaret avukatıyla sözleşmeli çalışmak, şirketin tüm hukuki süreçlerinin düzenli ve sürekli denetlenmesini sağlar. Sözleşmelerin önceden kontrolü, icra işlemleri, dava takibi ve mevzuat güncellemelerine uyum konularında hızlı hareket edilebilir. Ayrıca beklenmedik hukuki riskler oluşmadan önce müdahale imkânı sunar ve şirketin maliyetlerini düşürür.

 

57. İstanbul'da ticaret hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda yetkili mahkeme neresidir?
Ticaret hukukuna ilişkin davalarda yetkili mahkeme, kural olarak davalının yerleşim yeri ya da sözleşmede belirlenen mahkemedir. İstanbul’da ise genellikle İstanbul Anadolu veya İstanbul Çağlayan Adliyesi Ticaret Mahkemeleri yetkilidir. Sözleşmelerde yetki kaydı varsa, o mahkeme esas alınır. Bu nedenle sözleşme hazırlanırken yetki maddesi dikkatle belirlenmelidir.